);

Single Blog Title

This is a single blog caption

MÜLKI GÖREVLERINE GIRMESI NEDENIYLE, JANDARMA PERSONELI OLAN ASKER KIŞI SANIK TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) (765) Madde 230

Ceza Bölümü         2008/30 E.  ,  2008/30 K.

  • MÜLKI GÖREVLERINE GIRMESI NEDENIYLE, JANDARMA PERSONELI OLAN ASKER KIŞI SANIK
  • TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) (765) Madde 230

“İçtihat Metni”Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H. 

Sanık             : M.G.Ö.

OLAY             : Dalama Jandarma Karakol Komutanlığı emrinde görevli sanık Uzm. J. 1. Kad. Çvş. M.G.Ö.’nin 31.12.2003 günü saat 16.00-18.00 ve 20.00-24.00 saatleri arasında Önleyici Kolluk Devriyesi olarak görevlendirildiği ve görevlendirme emrininin kendisine tebliğ edildiği halde devriye görevlerine hiç gitmemek suretiyle emre itaatsizlikte ısrar suçunu işlediğinden bahisle soruşturma emri verilen Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın görevsizlik kararı vermesi üzerine, sanığın görevi ihmal suçunu işlediği ileri sürülerek eylemine uyan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 230/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 5.5.2005 gün ve E: 2005/1637, K:2005/947 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

AYDIN 1. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ :26.11.2007 gün ve E:2005/530, K:2007/1142 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin “emre itaatsizlikte ısrar” suçunu oluşturduğu, bu nedenle sanığı yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Hava Eğitim Komutanlığı Askeri Mahkemesi’ne gönderilmiştir.

HAVA EĞİTİM KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ : 15.5.2008 gün ve E:2008/473, K:2008/267 sayıyla; sanığı, adli görevi sırasında işlediği ileri sürülen suç nedeniyle yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Hava Eğitim Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler; Sezai AKBULUT, Ramazan ÖZKEPİR, Mehmet MUTLU, Hasan DENGİZ, Bilgin AK, Ersun ÇETİN’in, katılımlarıyla yapılan 07.07.2008 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME: Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa’nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ :Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, davanın çözü-münde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ayla SONGÖR’ün adli yargı,  Askeri Yargıtay  Başsavcı Yardımcısı Yalçın DİLSİZOĞLU’nun davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu’nun “Askeri Mahkemelerin Görevleri” başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan “Genel Görev” başlıklı 9. maddesinde; “Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler” denilmektedir.

“Askeri suç” ise öğretide ve uygulamada:

a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu’nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu’nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

c) Türk Ceza Kanunu’na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

Ancak, sanık Jandarma Personeli olduğuna göre, Jandarmanın hangi nitelikteki görevler ile görevlendirildiğine ilişkin yasal düzenlemenin göz önünde tutulması, suça konu olayın meydana geldiği sırada yerine getirilmekte olan görevin, Yasa’da belirtilen görevlerden hangisine uygun olduğunun incelenmesi, görevli yargı yerinin buna göre belirlenmesi gerekmektedir.

2803 sayılı Jandarma Teşkilat Görev Ve Yetkileri Kanunu’nun 7. maddesinde, Jandarmanın sorumluluk alanlarında genel olarak görevleri:

a)     Mülki görevleri;

Emniyet  ve  asayiş  ile  kamu düzenini  sağlamak,  korumak  ve   kollamak, kaçakçılığı

men, takip ve tahkik etmek, suç işlenmesini önlemek için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinin dış korunmalarını yapmak,

b)     Adli görevleri;

İşlenmiş suçlarla  ilgili olarak  kanunlarda belirtilen işlemleri  yapmak ve  bunlara  ilişkin

adli hizmetleri yerine getirmek,

c)      Askeri görevleri;

Askeri  kanun  ve  nizamların  gereği  görevlerle  Genelkurmay  Başkanlığı’nca  verilen

görevleri yapmak,

d)     Diğer görevleri;

Yukarıda belirtilen görevler  dışında  kalan  ve  diğer  kanun  ve  nizam   hükümlerinin

icrası ile bunlara dayalı emir ve kararlarla Jandarmaya verilen görevleri yapmak, şeklinde sayılmıştır.

Jandarma Teşkilatı Görev Ve Yetkileri Yönetmeliğinin, “Mülki Görevlerin Esasları” başlığı altında düzenlenen 45. maddesinde, “Jandarma:

a.Halkın can, ırz ve malını korur.

b.Suç işlenmesini önlemek ve kamu düzenini sağlamak için gerekli önlemleri alır

c.Asayişi ve gerek kamunun, gerekse kişilerin güvenliğini ve konut dokunulmazlığını korur.

d…….

e.Kamunun huzur ve sükununu bozan; kanunlara, nizamlara ve kamu düzenine aykırı bütün eylemlerin işlenmesine; yasa ve nizamlar gereğince engel olur.

………” denildikten sonra “Mülki Görevlerin Yürütülüş Esasları” başlığı altında düzenlenen 46. maddesinde, “Jandarma mülki görevlerini esas olarak;

a……

b.Önleyici kolluk görevini, kendi görev bölgesinde düzenli devriyeler gezdirerek aksaksız yürütmek

c.Hizmet sırasında dikkatli ve uyanık bulunarak herhangi bir suçun işlenip, işlenmediğini araştırmak, Devlete, kamu veya kişilere, mal ve eşyalara yönelik tehlike, sabotaj, kaza vb. durumlarda gecikmeksizin yardım etmek; kanuni gereğini yerine getirmek” şeklinde sayılmaktadır.

Dosyanın incelenmesinden, dosya içinde mevcut önleyici kolluk devriyesi hizmet kağıdına göre, sanığın olay günü, olay sırasında önleyici kolluk devriyesi olup “yol emniyet ve kontrol devriyesi”nde görevli olduğu, bu görevin de Jandarmanın askerlik görevi ile ilgili olmayıp mülki görevi ile ilgili olduğu anlaşılmıştır.

2803 sayılı Kanun’un 15 ve Yönetmeliğin 186. maddelerine göre jandarma personelinin ancak askeri hizmete ilişkin eylemlerinden dolayı askeri yargıya tabi bulundukları kuşkusuzdur.

Açıklanan nedenlerle, asker kişi sanığın mülki görevleri sırasında işlediği ileri sürülen suç  nedeniyle  hakkında  açılan  kamu  davasının  adli  yargı  yerinde  görülmesi  ve  Aydın 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ : Davanın  çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Aydın 1. Asliye Ceza  Mahkemesi’nin 26.11.2007  gün ve E:2005/530, K:2007/1142 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 07.07.2008 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.