);

Single Blog Title

This is a single blog caption

İDARİ PARA CEZASI KORSAN TAKSİCİLİK YAPMAK TRAFİK ZABITASINCA VERİLEN İDARİ PARA CEZASI 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK… [ Madde 19 ] 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK… [ Madde 27 ] 2577 S. İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU [ Madde 15 ] 2918 S. KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU [ Madde 118 ]

Hukuk Bölümü 2001/13 E., 2001/25 K.

 

  • İDARİ PARA CEZASI
  • KORSAN TAKSİCİLİK YAPMAK
  • TRAFİK ZABITASINCA VERİLEN İDARİ PARA CEZASI
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK… [ Madde 19 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK… [ Madde 27 ]
  • 2577 S. İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU [ Madde 15 ]
  • 2918 S. KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU [ Madde 118 ]
  • 2918 S. KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU [ Madde 2 ]

 

“İçtihat Metni”

OLAY : Davacıların murisi Ömer Fidan’ın hususi tescilli 69 AF 038 plakalı otomobili ile Demirözü İlçesinde korsan taksicilik yaptığı yolundaki şikayet ve ihbarlar üzerine, trafik zabıtasınca durdurulan aracın sahibi ve sürücüsü Ömer Fidan adına düzenlenen 29.6.2000 günlü trafik ceza tutanağı ile, 2918 sayılı Yasa’nın Ek 2. maddesine göre 69,900,000.- TL. para cezası verilmiş ve ayrıca aynı günlü bir tutanak ile de araç, 15 gün süre ile trafikten men edilmiştir.

Ömer Fidan tarafından, para cezasına ve aracın trafikten men edilmesi işlemine karşı, 3.7.2000 günlü dilekçe ile adli yargı yerinde itirazda bulunulmuştur.

DEMİRÖZÜ SULH CEZA MAHKEMESİ; 3.7.2000 gün ve E: 2000/5, K: 2000/5 Müt. sayı ile, şahsa karşı verilen cezanın idari nitelikte olduğu, 2918 sayılı Yasa’da bu tür cezalara karşı itiraz mercii olarak Mahkemenin görevlendirilmediği, verilen ceza ve yapılan işlemin tamamen idari tasarruf olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş olup, itiraz üzerine verilen bu karar yasa gereği kesindir.

Bunun üzerine Ömer Fidan, aynı istekle, 5.7.2000 gününde idari yargı yerinde dava açmış ise de; TRABZON İDARE MAHKEMESİ’nce verilen 22.11.2000 gün ve E: 2000/546, K: 2000/923 sayılı karar ile, para cezası işlemi ile aracın trafikten men edilmesi işlemi arasında hukuki birlik bulunmadığı gerekçesiyle, 2577 sayılı İ.Y.U.K.’nun 15/1-d. maddesi uyarınca her işleme karşı ayrı ayrı dava açılmak üzere dava dilekçesi reddedilmiştir.

26.9.2000 günü vefat eden Ömer Fidan’ın veraset ilamı ile belli mirasçıları tarafından, 2918 sayılı Yasa’nın Ek 2. maddesine göre düzenlenen 69,900,000.- TL. para cezasına ilişkin trafik ceza tutanağının iptali istemiyle, 8.1.2001 gününde idari yargı yerinde yeniden dava açılmıştır. TRABZON İDARE MAHKEMESİ TEK HAKİMLİĞİ; 29.1.2001 gün ve E: 2001/56 sayı ile, trafik para cezasına karşı açılan davanın görüm ve çözümünde 2918 sayılı Yasa’nın 112. maddesi uyarınca adli yargı yerinin görevli olduğu kanaatine varıldığı, ancak daha önce adli yargı yerince görevsizlik kararı verildiğinden bahisle, görevli merciin belirlenmesi için 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesine göre Uyuşmazlık Mahkemesi’ne başvurulmasına karar vermiş ve dava dosyasını göndermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler: Mahir Ersin GERMEÇ, Ümran SAYIŞ, Bekir AKSOYLU, Mustafa BİRDEN, Ertuğrul TAKA ve Dr. Serdar ÖZGÜLDÜR’ün katılımlarıyla yapılan 14/5/2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim İsa YEĞENOĞLU’nun davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Danıştay Savcısı Emin Celalettin ÖZKAN’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesi’nce anılan Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen usul ve yönteme uygun biçimde başvuruda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık görülmemiş, esas inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

Dava, 2918 sayılı Yasa’nın değişik Ek 2. maddesi uyarınca trafik zabıtasınca düzenlenen para cezasına ilişkin trafik ceza tutanağının iptali isteminden ibarettir.

Uyuşmazlığın esasını, trafik zabıtasınca uygulanan cezalarla ilgili davalara adli ya da idari yargı yerlerinden hangisinin bakacağı hususu oluşturduğundan, ilgili yasal düzenlemenin ceza uygulamasına ilişkin sistematiğinin incelenmesi gerekmektedir.

13.10.1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile getirilen sistemde, karayolları üzerinde yolcuları, yayaları ve trafiği tehlikeye sokan ve suç oluşturan fiiller, esas itibariyle, iki grupta ele alınmış; bir kısmına trafik zabıtasınca para cezası, diğerlerine mahkemelerce hafif para cezası veya bu cezanın yanında hafif hapis cezası, belgelerin geri alınması ve iptali cezası veya işyerlerinin kapatılması cezası verilmesi öngörülmüştür. İdarenin organları eliyle idari usullere göre uygulanması ve idare hukukunun bir müeyyidesi olması nedeniyle, idari işlem niteliğini taşıyan ve bu yönüyle adli cezalardan ayrılan idari cezaların yargısal denetiminde, kural olarak, idari yargı yerleri görevli bulunmaktadır.

Ancak, yasakoyucu tarafından, idari cezalara karşı ilgililerin sadece yapılan tespitin gerçeğe aykırılığı ile maddi ağır yanlışlıklar bulunduğunu ileri sürerek yapacakları itirazlarda, ülke genelinde yaygın teşkilata sahip olması ve sade bir usulle incelenerek kesin kararlarla süratle sonuçlandırılması gibi pratik düşüncelerle, adli yargı yerinin görevli kılınması olanaklı olup; bu halde, yetkili mahkemenin adli yargı yeri olduğunun ilgili yasada açıkça belirtilmesi gerekir.

2918 sayılı Yasa’nın “Adli Kovuşturma ve Cezaların Uygulanması” başlığını taşıyan Dokuzuncu Kısmı, iki ayrı Bölüm halinde düzenlenmiş; Adli Kovuşturma” başlıklı Birinci Bölümde yer alan 112. maddede, bu Kanundaki suçlarla ilgili davalara bakacak mahkemeler ve yetkileri belirlenmiş olup, anılan maddenin birinci fıkrasında “Bu Kanundaki; hafif para cezasını veya bununla birlikte hafif hapis cezasını, belgelerin geri alınması ve iptali cezasını veya işyerlerinin kapatılması cezasını gerektiren suçlarla ilgili davalara trafik mahkemelerinde, bunların bulunmadığı yerlerde yetki verilen sulh ceza mahkemelerinde bakılır.” hükmüne yer verilmiştir.

“Cezaların Uygulanması” başlıklı İkinci Bölümde yer alan 115. maddede, 116. maddede öngörülen itiraza ilişkin hüküm saklı kalmak üzere, para cezaları ile mahkemelerce verilen ve sadece hafif para cezalarına ilişkin olan hükümlerin kesin olduğu; 116. maddede, trafik kural ve yasaklarına aykırı davranışları belirlenen ve sürücüsü tespit edilemeyen araçlara tescil plakalarına göre trafik zabıtasınca tutanak düzenleneceği ve trafik zabıtasının yetkisi dahilindeki para cezalarına karşı araç sahiplerinin cezanın tebliğinden itibaren yedi gün içinde “yetkili mahkemeye” itiraz edebileceği ve itiraz üzerine verilen kararların kesin olduğu hükme bağlanmıştır.

Bu hükümlerden, 2918 sayılı Yasa’da öngörülen cezaların büyük ölçüde adli ceza kapsamında düşünülerek Hakim tarafından verilmesi esasının benimsendiği; para cezaları olarak bahsi geçen idari cezaların kesin olduğuna işaret edilmek suretiyle bu cezalara karşı itiraz yolunun kapalı tutulduğu; ancak, sadece 116. madde kapsamında bulunan idari para cezası ile ilgili ve sınırlı olarak itirazı incelemekle adli yargının yetkili ve görevli kılındığı anlaşılmaktadır.

Ne var ki; yasakoyucu tarafından, mahkemeler tarafından verilen hafif hapis cezalarının genellikle 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 4. maddesi gereğince hafif para cezasına çevrildiği; mahkemelerce sanıklar ile tutanak düzenleyen görevlilerin duruşmaya çağrılarak dinlenmesi nedeniyle zaman kaybının doğduğu gerekçesiyle ve Devlet hizmetlerinin süratli, verimli ve ekonomik bir şekilde yürütülmesini sağlamak, mahkemenin iş yükünü azaltmak ve görevlilerin zaman kaybını önlemek amacıyla çıkarılan 3.11.1988 tarih ve 3493 sayılı Yasa ile, bazı kanunların (6831, 1475 ve 2926 sayılı) yanısıra 2918 sayılı Yasa’da daha önce mahkemelerce verilmesi öngörülen bir kısım cezalar, idari cezaya dönüştürülmüş; anılan 3493 sayılı Yasa ile değişikliğe uğrayan 6831, 1475 ve 2926 sayılı Yasalar’da da getirilen idari cezalara karşı yapılacak itirazların mercii olarak sulh ceza mahkemeleri gösterilirken, 2918 sayılı Yasa’da aynı doğrultuda değişiklik yapılmasına karşın, idari cezalara karşı yapılacak itirazların merciini belirten bir hükme yer verilmemiştir. Trafik cezalarının caydırıcılık ve etkinlik niteliğine ağırlık kazandırmak için trafik para cezalarının gerek miktarının arttırılması gerekse takip ve tahsilinin sağlanması amacıyla yeni tedbirler öngören 17.10.1996 tarih ve 4199 sayılı Yasa ile 2918 sayılı Yasa’nın bazı maddeleri değiştirilmiş ve kimi ek maddeler getirilmiş olup; anılan 4199 sayılı Yasa’nın 43. maddesi ile 2918 sayılı Yasa’ya eklenen Ek 3. maddede, trafik suçlarına ilişkin cezaların hangi maddelere ne miktarda uygulanacağı gösterilirken, (a). bendinde idari para cezaları; (b) bendinde ise, yargı yetkisine giren hafif para cezaları ile hafif hapis cezaları sayılmıştır. (Bu maddede 21.5.1997 tarih ve 4262 sayılı Yasa ile yapılan değişikliğe göre, sayma yöntemi terkedilerek maddelerde yazılı önceki yıla ait ceza tutarlarının, o yıl için V.U.K. hükümleri uyarınca tespit ve ilan olunan yeniden değerleme oranında artırılması esası benimsenmiştir.)

Anılan 4199 sayılı Yasa ile 2918 sayılı Yasa’ya eklenen Ek 2. maddede, “Araçlarını motorlu araç tescil ve trafik belgesinde gösterilen maksadın dışında kullananlar ile sürülmesine izin veren araç sahipleri hakkında bu Kanunun Ek 3 üncü maddesinin a/4 numaralı alt bendi hükmü uygulanır. Ayrıca araç 15 gün süre ile trafikten men edilir.” hükmüne yer verilmiş; Ek 3. maddenin (a/4). bendinde,” … bu Kanunun Ek 1 ve Ek 2 nci maddelerine aykırı hareket edenlere 14,400,000.- TL. idari para cezası,” uygulanacağına işaret edilmiş olup; 4262 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonucunda Ek 2. madde, “Araçlarını motorlu araç tescil ve trafik belgesinde gösterilen maksadın dışında kullananlar ile sürülmesine izin veren araç sahipleri 14,400,000.- lira para cezası ile cezalandırılırlar. Ayrıca, araç onbeş gün süre ile trafikten men edilir.” şeklinde yeniden düzenlenmiştir. (Maddede belirtilen ceza tutarı, Ek 3. madde gereğince 1998 yılından itibaren yeniden değerleme oranlarına göre belirlenmektedir.) Buraya kadar yapılan açıklamaların ışığında, 4199 sayılı Yasa ile eklenen Ek 2. maddedeki para cezasının “idari ceza” kapsamında bulunması; Yasa’da idari cezalarla ilgili davalarda (116. maddedeki itiraz yolu hariç) görevli yargı yerini açıkça belli eden bir hükme yer verilmemesi; bu Yasa’da gösterilen adli cezalara hükmetmekle görevli mahkemeye işaret eden 112. maddeye de herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında ve göreve ilişkin genel kurala göre, uyuşmazlığa konu edilen davanın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerekeceği açıktır.

Açıklanan nedenlerle, Trabzon İdare Mahkemesi Tek Hakimliğince yapılan başvurunun reddi gerekmektedir.

SONUÇ : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Trabzon İdare Mahkemesi Tek Hakimliği’nce yapılan başvurunun REDDİNE, 14.5.2001 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE karar verildi.