);

Single Blog Title

This is a single blog caption

ASKER KIŞI SANIKLARA YÜKLENEN “IŞKENCE YAPMAK SURETIYLE ADAM ÖLDÜRMEK VE BU SUÇA IŞTIRAK ETMEK” SUÇLARI ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ KANUNU (353) Madde 17

Ceza Bölümü         2008/26 E.  ,  2008/26 K.

  • ASKER KIŞI SANIKLARA YÜKLENEN “IŞKENCE YAPMAK SURETIYLE ADAM ÖLDÜRMEK VE BU SUÇA IŞTIRAK ETMEK” SUÇLARI
  • ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ KANUNU (353) Madde 17

“İçtihat Metni”Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           :K.H. 

Maktul            :A.K.

Sanıklar         :1-O.U.

2-S.Ü.

3-H.D.

4-Z.K.

5-T.D.

6-H.G.

7-N.K.

8-İ.A.

9-R.D.

10-H.D.

11-E.D.

12-A.A.

13-F.A.

14-Ş.Ş.

15-M.G.

OLAY             : Silvan  Jandarma  Komando Bölük Komutanlığı emrinde görevli sanık P. Atğm. O.U.  ile  aynı Komutanlık emrinde görevli sanıklar P. Atğm. S.Ü., P. Atğm. H.D., J. Komd. Çvş. Z.K., J. Komd. Erler T.D., H.G., N.K., İ.A., R.D., H.D., E.D., A.A. ve F.A.’ın, 19.4.1992 günü Bismil İlçesi Ağıllı Köyünde bir kısım yasa dışı PKK terör örgütü mensupları ile silahlı çatışma çıkması üzerine, Bismil Komando bölüğüne takviye olarak olay yerine gittikleri, yasa dışı örgüt elemanlarının ölü olarak ele geçirildiği, örgüt mensuplarına yardım ve yataklık yapmak suçundan bazı kişilerin gözlem altına alınarak Bismil  Komando  Bölüğüne  ait  nezarethaneye  konulduğu,  saat  22.00  sıralarında  sanık P. Atğm. O.U.’un kendi timindeki askerlerin de yardımı ile nezarette nöbetçi olarak bulunan Bismil Jandarma Komando Bölük Komutanlığı emrinde görevli sanıklar J. Komd. Er Ş.Ş. ve J. Komd. Er M.G.’nun yanından maktul A.K.’u alarak sorgulamak amacıyla yirmi metre uzaklıktaki banyo kısmına götürdükleri, burada maktulü on beş dakika süre ile sorgulayıp, tuttukları ve makatına cob sokulmak suretiyle maktulün öldürüldüğü, böylece, sanıkların işkence yapmak suretiyle adam öldürmek ve bu suça iştirak etmek suçlarını işledikleri ileri sürülerek, sanık Osman Ulusoy’un eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 450/3., sanıklar Ş.Ş. ile M.G.’nun eylemine uyan aynı Kanun’un 65. madde delaleti ile 450/3., diğer tüm sanıkların eylemine uyan aynı Kanun’un 64. madde delaleti ile 450/3. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 17.2.1994 gün ve E:1994/579, K: 1994/44 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

DİYARBAKIR 3. AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 1.11.2006  gün ve E:1997/194, K:2006/490 sayıyla, asker kişi sanıkları, askeri mahalde, askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri ileri sürülen suç nedeniyle yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu, sanıkların terhis edilmelerinin durumu değiştirmeyeceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’ne gönderilmiştir.

7. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 28.9.2007 gün ve E:2007/1265, K:2007/1142 sayıyla; sanıklara yüklenen suçun askeri suç olmaması, askeri suça bağlı bulunmaması ve yargılama aşamasında  terhis edilmiş olmaları nedeniyle askeri mahkemede yargılanmayı gerektiren ilginin kesildiği, yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler; Sezai AKBULUT, Ramazan ÖZKEPİR, Mehmet MUTLU, Hasan DENGİZ, Bilgin AK, Ersun ÇETİN’in, katılımlarıyla yapılan 07.07.2008 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME: Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa’nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ :Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, davanın çözü-münde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ayla SONGÖR’ün adli yargı,  Askeri Yargıtay  Başsavcı Yardımcısı Yalçın DİLSİZOĞLU’nun davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu’nun “Askeri Mahkemelerin Görevleri” başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan “Genel Görev” başlıklı 9. maddesinde; “Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler” denilmektedir.

“Askeri suç” ise, öğretide ve uygulamada;

a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu’nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu’nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

c) Türk Ceza Kanunu’na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

Aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmekte iken, maddenin “… ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması …” tümcesi Anayasa Mahkemesi’nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

Buna göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. İptal kararı nedeniyle, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

Somut olayda, görevsizlik kararı veren adli yargı yerince, asker kişi sanıklara yüklenen eylemin, askeri mahalde ve askerlik  hizmet ve görevleri nedeniyle işlendiği gerekçesine yer verilmiş ise de,  sanıkların yargılama aşamasında terhis edildikleri dosya içindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır.

Yüklenen suçun askeri suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve askeri mahkemede yargılanmayı gerektiren ilginin de kesilmiş olması nedeniyle, 353 sayılı Yasa’nın 4191 sayılı Yasa ile değişik 17. maddesi hükmü uyarınca, davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ : Davanın  çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Diyarbakır 3. Ağır Ceza  Mahkemesi’nin 1.11.2006  gün ve E:1997/194, K:2006/490 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 07.07.2008 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.