);

Single Blog Title

This is a single blog caption

2247 SAYILI YASA’NIN 19. MADDESINDE ÖNGÖRÜLEN KOŞULU TAŞIMAYAN VE YÖNTEMINE UYGUN BULUNMAYAN BAŞVURUNUN, AYNI YASA’NIN 27. MADDESI UYARINCA REDDİ GEREKTIĞI UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA KANUN (2247) Madde 19

Hukuk Bölümü         2002/103 E.  ,  2002/101 K.

  • 2247 SAYILI YASA’NIN 19. MADDESINDE ÖNGÖRÜLEN KOŞULU TAŞIMAYAN VE YÖNTEMINE UYGUN BULUNMAYAN BAŞVURUNUN, AYNI YASA’NIN 27. MADDESI UYARINCA REDDİ GEREKTIĞI
  • UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA KANUN (2247) Madde 19

“İçtihat Metni”Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacılar       :1-F.A., 2- Y.K.

Vekili              :Av. A. N.A.

Davalı           :Milli Savunma Bakanlığı

O L A Y         : Aksaz Bakım ve Onarım Komutanlığı emrinde askerlik hizmetini yapmakta olan Er Göksel Köse, 15.9.2000 tarihinde Birlikte çıkan yargın sonucunda ölmüştür.

Davacılar vekilince, oğlunun ölümü nedeniyle destekten yoksun kalan ve büyük acı ve elem duyan anne için toplam 55.000.000.000.-TL. maddi ve manevi ve ölenin kardeşi için ise 5.000.000.000.-TL. manevi tazminatın, olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı idarece ödenmesine hükmedilmesi istemiyle, 5.10.2001 gününde askeri idari yargı yerinde dava açılmıştır.

ASKERİ YÜKSEK İDARE MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRESİ;  1.5.2002 gün ve E:2001/839, K:2002/384 sayı ile, 1602 sayılı Yasa’nın 20. maddesine göre olayda davacıların asker kişi olması koşulunun gerçekleşmediği; bu nedenle, davanın genel idari yargı yerinde çözümleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.

Davacılar vekili, bu kez, aynı istekle, 18.7.2002 gününde genel idari yargı yerinde dava açmıştır.

İZMİR 4. İDARE MAHKEMESİ; 13.9.2002 gün ve E:2002/918 sayı ile, 1602 sayılı Yasa’nın 20. maddesine göre olayda idari eylemin asker kişiyi ilgilendirmesi koşulunun da gerçekleşmiş olması nedeniyle davada AYİM’ in görevli olduğu, ancak daha önce bu yargı yerince görevsizlik kararı verildiğinden bahisle, görevli merciin belirlenmesi için 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesine göre Uyuşmazlık Mahkemesi’ne başvurulmasına karar vermiştir.

Başkanlık tarafından bilgi istenilmesi üzerine AYİM Genel Sekreterliğince verilen 2.12.2002 gün ve GENSEK:2002/1759 İd.Ks. sayılı cevabi yazı ile, bu davada karar düzeltme yoluna gidildiği ve AYİM İKİNCİ DAİRESİ’ nce 9.10.2002 gün ve K:2002/714 sayı ile, “karar düzeltme isteminin kabulüne ve davanın kaldığı yerden devamına” karar verildiği bildirilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümünü’nün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler: Dr. Mustafa KILIÇOĞLU, Ümran SAYIŞ, Bekir AKSOYLU, Ayla ALKIVILCIM, Ertuğrul TAKA ve Dr. Serdar ÖZGÜLDÜR’ün katılımlarıyla yapılan 23.12.2002 günlü toplantısında, Raportör- Hakim İsa YEĞENOĞLU’nun Yasa’da öngörülen koşulu taşımayan ve yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Danıştay Savcısı Emin Celalettin ÖZKAN ile AYİM Savcısı Mustafa OKŞAR’ın başvurunun reddi gerektiği yolundaki yazılı açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

USULE İLİŞKİN İNCELEME  :

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesinde, “Adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.” hükmüne yer verilmiş; aynı Yasa’nın 27. maddesinde, “Uyuşmazlık Mahkemesi, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceler; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddeder.” denilmiştir.

Anılan Yasa hükmüne göre, bir yargı yerinin re’sen Uyuşmazlık Mahkemesi’ne başvuruda bulunabilmesi için: tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada daha önce diğer yargı yerlerinden birisi tarafından görevsizlik kararı verilmiş ve bu kararın kesinleşmiş bulunması ve bunun üzerine kendine gelen davayı inceleyen yargı yerinin de davada görevsizlik kararı veren yargı yerinin görevli olduğu kanısına varması gerekmektedir.

1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu’nun değişik 63. maddesinin birinci fıkrasında, “Daireler ve Daireler Kurulu kararları kesin olup, kesin hükmün bütün hukuki sonuçlarını hasıl eder. Bu kararlar aleyhine, ancak bu Kanunda yazılı kanun yollarına başvurulabilir.” hükmüne yer verilmiş; aynı Yasa’nın “Kanun yolları” başlığı altında yer alan 66. maddesinde, “Daireler ve Daireler Kurulundan verilen kararlar hakkında bir defaya mahsus olmak üzere (…) kararın düzeltilmesi istenebilir.” denilmiştir.

Olayda AYİM İkinci Dairesi’nin görevsizlik kararına karşı “ kararın düzeltilmesi” yoluna gidilmiş ve aynı Dairece görevsizlik kararı kaldırılarak davanın kaldığı yerden devamına karar verilmiş olup, İdare Mahkemesi’nce görev uyuşmazlığına konu edilen AYİM İkinci Dairesi’nin görevsizlik kararı kesinleşmediğinden; bir başka ifadeyle, ortada daha önce diğer yargı yerlerinden birisi tarafından verilmiş görevsizlik kararı kalmadığından, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen “adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı” bulunması koşulu gerçekleşmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulu taşımayan ve yöntemine uymayan başvurunun, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmektedir.

SONUÇ         :2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulu taşımayan ve yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 23.12.2002 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE karar verildi.