);

Single Blog Title

This is a single blog caption

2247 SAYILI YASA’NIN 19. MADDESI HK SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 140

Hukuk Bölümü         2007/413 E.  ,  2007/330 K.

  • 2247 SAYILI YASA’NIN 19. MADDESI HK
  • SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 140

“İçtihat Metni”Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

         Davacı            : N. Parfümeri İth.İhr.San. ve Tic.Ltd.Şti.  Şirket Müdürü T.G.       

Davalı             : Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı

O  L  A  Y       : Ankara Sigorta Müdürlüğü’nün 16.3.2004 gün ve 23255 sayılı işlemi ile, davacı adına idari para cezası verilmiştir.

Davacı, para cezasının kaldırılması istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

ANKARA 5. İDARE MAHKEMESİ; 21.6.2006 gün ve E:2006/1608, K:2006/1923 sayı ile, 31.3.2005 gün ve E:2004/1849, K:2005/470 sayılı kararlarının Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nin 15.2.2006 gün ve E:2005/5363, K:2006/770 sayılı kararıyla bozulması üzerine dosyadaki belgeler incelendikten sonra bozma kararına uyulmasına karar verilerek işin gereğinin düşünüldüğü, davanın, davacının işyeri çalışanlarından olan bir işçiyle ilgili 2002 yılı Temmuz ayında 2 gün eksik çalıştığı halde bu hususa ait dönem bordrosunun ek 10 bilgi formu ile birlikte Sigorta Müdürlüğünce istenilmesine rağmen verilmediğinden bahisle 1.003.500.000 lira para cezası verilmesine ilişkin 16.3.2004 gün ve 23255 sayılı işlemin iptali istemiyle açıldığı, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 140. maddesinin, 15.2.2006 günlü, 26081 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 8.2.2006 günlü, 5454 sayılı Kanun’un 5. maddesi ile değişik dördüncü fıkrasından söz ederek, anılan düzenleme ile 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesinde sayılan hallerde verilecek idari para cezalarına karşı yapılacak itirazların görüm ve çözümünde 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesinin 4958 sayılı Yasa’nın 51. maddesiyle değişik dördüncü fıkrasına göre idare mahkemeleri görevli iken sulh ceza mahkemelerinin görevli kılındığının anlaşıldığı, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev konusunda taraflar için bir müktesep hak doğmayacağı; bu nedenle yeni bir yasayla kabul edilen görev kurallarının, derhal tesir göstereceğinin, bilinen bir genel hukuk ilkesi olduğu, belirtilen bu durum karşısında, 506 sayılı Yasa uyarınca verilen idari para cezasından kaynaklanan uyuşmazlığın görüm ve çözümünde, 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesinin 4. fıkrasını değiştiren 5454 sayılı Yasa’nın 5. maddesinin yürürlüğe girdiği 15.02.2006 tarihinden itibaren sulh ceza mahkemelerinin görevli olacağının kabulünün icap ettiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.

Davacı, aynı istemle, adli yargı yerinde itirazda bulunmuştur.

ANKARA 12. SULH CEZA MAHKEMESİ; 11.5.2007 gün ve 2006/1203 Müt. sayı ile, itiraz eden vekili tarafından; Sosyal Sigortalar Kurumu Ankara Sigorta Müdürlüğü tarafından muteriz hakkında 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesi gereği tahakkuk ettirilen 16.3.2004 tarih ve 23255 sayılı 1.003.500.000TL idari para cezalarının; Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin 2004/1849-2005/470 E.K. sayılı dosyasında da görevsizlik kararı verildiğini bildirerek; itirazen kaldırılmasına karar verilmesinin talep edildiği, 3910 sayılı Yasa ile değişik 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesinin Anayasa Mahkemesi’nin, 26.2.2003 tarih ve 25032 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 8.12.2002 tarih ve 2001/1225 Esas, 2002/88 Karar sayılı kararı ile Anayasa’ya aykırı görülerek iptal edildiği, 4958 sayılı Yasa ile değişik 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesinde itiraz mercii olarak İdare Mahkemesinin belirtildiği, 5326 sayılı Kabahatler Yasası’nın yürürlüğe girmesinden sonra 5454 sayılı Yasa ile değişik 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesinde itiraz mercii olarak sulh ceza mahkemelerinin gösterildiği, ancak, Anayasa Mahkemesi’nin 4.10.2006 tarih, 2006/75-99 Esas-Karar sayılı kararıyla Anayasa’ya aykırı olduğundan iptaline karar verildiği, Anayasa’da adli ve idari yargı ayrımına gidildiği ve idari uyuşmazlıkların çözümünde idare, vergi mahkemeleri ile Danıştay’ın yetkili kılındığı, SSK Ankara İl Müdürlüğü’nün, kamu gücünü kullanarak uyuşmazlık konusunda idari para cezası tahakkuk ettirdiği, bu nedenle uyuşmazlığın idari yargıda çözümlenmesi gerekeceği, 5326 sayılı Kabahatler Yasası’ndan sonra 15/02/2006 tarihinde 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesinde yapılmış olan değişikliğin Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmesiyle 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesine dayanılarak tahakkuk ettirilen idari para cezalarına karşı uyuşmazlıkların çözüm yerinin idari yargı olduğu, Danıştay 10. Dairesi’nin 22.11.2006 tarih, 2006/3940-6717 Esas-Karar sayılı kararında, uyuşmazlığın çözümünde idari yargının görevli olduğunun belirtildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vererek, Mahkemeleri ile Ankara 5. İdare Mahkemesi arasında ortaya çıkan görev uyuşmazlığının çözümü için karar kesinleştiğinde dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermiş; bu karar, kesinleşmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler: Mahmut BİLGEN, Ramazan TUNÇ, Habibe ÜNAL, O. Cem ERBÜK, Muhittin KARATOPRAK ve Gürbüz GÜMÜŞAY’ın katılımlarıyla yapılan 03.12.2007 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Nurdane TOPUZ’un 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ayla SONGÖR ile Danıştay Savcısı Gülen AYDINOĞLU’nun başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;

Uyuşmazlık Mahkemesi Genel Kurulunun 11.7.1988 günlü, E:1988/1, K:1988/1 sayılı İlke Kararında, “2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun bütünüyle incelenip değerlendirilmesinden, bu Kanunun uygulanması yönünden 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, ‘ceza uyuşmazlıkları’ ibaresinden, savcının ya da şahsi davacının talebi ile başlayan yargılaması sonunda sanığın mahkumiyetine ya da beraatine hükmedilebilecek davalarda, askeri ve adli ceza mahkemeleri arasında çıkan görev ve hüküm uyuşmazlıklarının anlaşılması, bunun dışında kalan tüm görev uyuşmazlıklarının ‘hukuk uyuşmazlığı’ sayılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Uygulanması idari organlara bırakılan cezalar, adli nitelikte olmadığından, bunlar hakkında yapılan itirazlar ya da açılan davalar ‘ceza davası’ olarak nitelendirilemezler. İdari niteliklerinden dolayı bu davalara ilişkin görev ve hüküm uyuşmazlıklarının Uyuşmazlık Mahkemesinin Hukuk Bölümünde incelenip çözümlenmesi gerektiği…” açıkça belirtilmiştir. Bu durum göz önüne alındığında, olay bölümünde yazılı başvuru konusu görev uyuşmazlığının Hukuk Bölümünde incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur.

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesinde, “Adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler. (Değişik:21.1.1982-2592/6 md.)Mahkemenin gerekçeli kararı, dava dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir” denilmiştir. Aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmektedir.

Sulh Ceza Mahkemesi dosyasından, İdare Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kesinleşip kesinleşmediği anlaşılamadığından, Başkanlığımızca, 17.10.2007 gün ve E:2007/413 sayılı yazı ile, Ankara 5. İdare Mahkemesi’nden, 21.6.2006 gün ve E:2006/1608, K:2006/1923 sayılı görevsizlik kararının(dava konusu işlemin iptali yolundaki 31.3.2005 gün ve E:2004/1849, K:2005/470 sayılı kararın bozulması üzerine verilmiştir) kesinleşme durumunu gösteren onaylı bir örneğinin gönderilmesinin istenilmesi üzerine, adı geçen Mahkemece gönderilen 23.10.2007 gün ve E:2006/1608 sayılı yazıda, söz konusu karara itiraz edildiği, 8.5.2007 tarihinde Bölge İdare Mahkemesi Başkanlığı’na gönderildiği, dosyanın henüz dönmediği bildirilmiştir.

Bu durumda, görev uyuşmazlığına konu edilen Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin görevsizlik kararı kesinleşmediğinden, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan başvurunun, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir.

 

SONUÇ    : 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 03.12.2007 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.